Yok...
12 haziran perşembe.. Ya da saat 24 ü geçtiği için 13 haziran cuma.. Sırasıyla çalışmam gereken aptal parçalar "Kaplumbağa ile Tavşan", "Aslan ile Tilki", "Çocuk", "Dilciyle Kaptan", "Sen hangi kabiledensin?", "Sağ elinde ne var Musa?" (musa kim bilmiyorum) germiyan şair filan gibi bişey (adını bile anlayamadım bırak çevirmeyi), "Düğündeki Asalak", "Ömer'in Şefkati", Harun Reşid ve biri (bilmiyorum anlamını) ve yine ne olduğunu anlayamadığım bir parça daha.. Ve önümde koskocaman (!) 3 gün var.. Bari "Alice Harikalar Diyarında" filan okusak bunlardan daha eğlenceli olurdu!
Bütün gün not toplamak için yırtın, eve gel notların eksik olduğunu olanların bile okunmayacak kadar kötü bir yazıyla ve silik yazıldığını farket, herşeye rağmen sözlükten aramaya çalış, üstüne sözlükte de bulama ve sonunun Rodin'in düşünen adam heykeliyle karşılıklı oturma olduğunu farkedip kendini tamamen bırak.. İşte size bir günün özeti!
Kelimenin gerçek manasıyla sinirlerim bozuk! Bugün bilmemkaçıncı kez taksinin önüne atlıyordum.. Sanki bir an kendimi kontrol edemiyorum.. O an o davranışı yapan ben değilim sanki.. Aklım tamamen uçup gidiyor! Hep de ticari taksi oluyor gelen ve kornayla beraber ani bir fren yapıyor..Büyük ihtimal de küfürü basıyor :-/
Beynim "o kadar" gereksiz şeylerle "o kadar" dolu ki artık kontrol edemiyor sanırım hareketlerimi.. Ya da belki şeytani bir güç benim taşıdığım bedeni bırakmamı istiyor.. Onun yerine bi şeytan ruhu yerleştirecek, ben de böle terminatör gibin ne bilim frankeştayn gibin ölüm makinesi olucam.. Hatta sürekli bana seslenildiğini duyduğumda da bunu yapan oymuş mesela... Bi gün "Devil's Advocate"teki gibi gelip bana ortaklık adı altında kirli işler yaptırmayı planlıyormuş.. Bunlar olmadan ben o filmdeki kadın gibi kafayı yemezsem tabi ;)
Ama bunlara rağmen benim canımın sıkkın olmasına hakkım yok!! Sürekli gülüp sevgi dolu olmalıyım.. Evet evet aynen böyle olmalı!!.. Hatta insanlar farketmemeli bile canımın sıkkın olduunu.. Hatta anlattıktan sonra da tamamen kurtulmalıyım ruh halimden.. Anlattın işte daha ne! Ne hakkım var benim üzülmeye karşımdakileri üzmeye..
Yok olmak istiyorum... Bi gün insanlar kalksın ve hayatlarında Canan diye biri hiç olmamış olsun istiyorum... Hem o zaman kimseyi kızdırmam kimseyi üzmem... Kimsenin trip atmasına gerek kalmaz ya da ne bilim.. Herkes için hayat bayram olur belki o zaman.. Ben de kendi yokluğumda dertsiz, tasasız, aslansız, tilkisiz, kaplumbağasız güzel güzel yaşarım(?)..
Aklınıza mukayyet olun...
Bütün gün not toplamak için yırtın, eve gel notların eksik olduğunu olanların bile okunmayacak kadar kötü bir yazıyla ve silik yazıldığını farket, herşeye rağmen sözlükten aramaya çalış, üstüne sözlükte de bulama ve sonunun Rodin'in düşünen adam heykeliyle karşılıklı oturma olduğunu farkedip kendini tamamen bırak.. İşte size bir günün özeti!
Kelimenin gerçek manasıyla sinirlerim bozuk! Bugün bilmemkaçıncı kez taksinin önüne atlıyordum.. Sanki bir an kendimi kontrol edemiyorum.. O an o davranışı yapan ben değilim sanki.. Aklım tamamen uçup gidiyor! Hep de ticari taksi oluyor gelen ve kornayla beraber ani bir fren yapıyor..Büyük ihtimal de küfürü basıyor :-/
Beynim "o kadar" gereksiz şeylerle "o kadar" dolu ki artık kontrol edemiyor sanırım hareketlerimi.. Ya da belki şeytani bir güç benim taşıdığım bedeni bırakmamı istiyor.. Onun yerine bi şeytan ruhu yerleştirecek, ben de böle terminatör gibin ne bilim frankeştayn gibin ölüm makinesi olucam.. Hatta sürekli bana seslenildiğini duyduğumda da bunu yapan oymuş mesela... Bi gün "Devil's Advocate"teki gibi gelip bana ortaklık adı altında kirli işler yaptırmayı planlıyormuş.. Bunlar olmadan ben o filmdeki kadın gibi kafayı yemezsem tabi ;)
Ama bunlara rağmen benim canımın sıkkın olmasına hakkım yok!! Sürekli gülüp sevgi dolu olmalıyım.. Evet evet aynen böyle olmalı!!.. Hatta insanlar farketmemeli bile canımın sıkkın olduunu.. Hatta anlattıktan sonra da tamamen kurtulmalıyım ruh halimden.. Anlattın işte daha ne! Ne hakkım var benim üzülmeye karşımdakileri üzmeye..
Yok olmak istiyorum... Bi gün insanlar kalksın ve hayatlarında Canan diye biri hiç olmamış olsun istiyorum... Hem o zaman kimseyi kızdırmam kimseyi üzmem... Kimsenin trip atmasına gerek kalmaz ya da ne bilim.. Herkes için hayat bayram olur belki o zaman.. Ben de kendi yokluğumda dertsiz, tasasız, aslansız, tilkisiz, kaplumbağasız güzel güzel yaşarım(?)..
Aklınıza mukayyet olun...
